İnsanoğlunun asırlar boyunca başardıkları keşiflerin en yararlıları arasında aşı ilk sıralarda geliyor. Hastalıklara karşı savaşta en önemli silahlardan biri olan aşı koruyucu hekimliğin de vazgeçilmezlerinden. Bugün aşılanmayla birçok hastalığa karşı yüzde 100’e yakın korunma sağlanabiliyor. Acıbadem Adana Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yakup Sabri Arıker, ancak sağlanabilecek tüm kazanımlara rağmen, kulaktan dolma bilgilerle hareket edip aşılanmamanın sağlıklı gelecekler için çok ciddi kayıp olabildiğine dikkat çekiyor.

Günümüzde modern tedavi yöntemleriyle hastalıklara karşı ciddi ilerlemeler kaydedildiği bir gerçek. Ancak her şeye rağmen, hastalandıktan sonra yapılan tedaviler çok yüksek kişisel ve toplumsal maliyetler yaratıyor. Dolayısıyla koruyucu hekimliğin hastalıklardan korunmada görece çok daha ucuz, kolay ve düşük riskli bir uygulama olarak önemi ortaya çıkıyor. Koruyucu hekimlik deyince de ilk akla gelen aşılama oluyor. Kızamık aşısı örneğinde olduğu gibi aşı uygulamasıyla kişilerin yüzde yüz oranında korunma sağlanabileceğini hatırlatan Acıbadem Adan Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yakup Sabri Arıker, benzer şekilde 20’ye yakın hastalık güncel aşılama programı çerçevesinde önlenebilir haline geldiğini söylüyor.

Aşının riski ‘yok’ denecek kadar az!

Tüm bunlara rağmen günümüzde aşı olmaya karşı direnç gösteren bireyler ve aileler bulunabiliyor. Buradaki en önemli etken ise kulaktan dolma yanlış bilgilenmelerden kaynaklanıyor. Aşılanmanın, sağladığı faydaların yanında risklerinin de yok denecek kadar az olduğunun altını çizen Dr. Yakup Sabri Arıker şu bilgileri veriyor:

“Tüm aşılar uzun araştırmalar sonucu geliştirilmiş toplum sağlığına çok yüksek katkı sağladıkları kanıtlanmış ürünlerdir. Aşılar yanlış bilinen aksine zararlı maddelerden yapılmaz. Hastalıklara neden olan ancak gücü azaltılmış organizmalardan üretilir. Aşılara hazırlanırken steril, güçlü ve güvenli olarak kalabilmeleri için test edilmiş ve güvenli olduğu kanıtlanmış az miktarda kimyasal madde eklenmesi gerekebilir. Herhangi bir çalışma sonucu olmamasına rağmen bu kimyasalın oluşturduğu sağlık riskleriyle ilgili çok sayıda endişe göz önüne alınarak kullanımı azalmıştır. Bütün bu gerçeklere rağmen kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek son derece yanlış bir tutumdur. Unutmayın ki çocuğunuzun aşılanmasına karşı çıkarak onu büyük bir tehlikeye atmış olabilirsiniz. Üstelik çocuk aşılanma konusunda kendi kararını veremediği için sorumluluğunuz çok daha yüksektir.”

Toplum sağlığını da etkiliyor

Aşı kişinin kendi sağlığının yanında toplum sağlığı açısından da önem taşıyor. Zira, aşılanmamış kişiler kendileri hasta olabilecekleri gibi, başkalarına da bu hastalığı bulaştırabilme potansiyeli taşıyor. Dolayısıyla diğer kişilerin de sağlığı riske atılmış oluyor. Bu açıdan bakıldığında da aşılanmanın bir görev olduğunu söyleyen Dr. Yakup Sabri Arıker, “Ülkemizde gelişmiş batı ülkeleri standartlarında kaliteli, etkili, güvenilir aşılar kullanılmaktadır. Üstelik aşılara ulaşmak son derece kolaydır ve bir maliyeti yoktur. Dolayısıyla anne ve babalar çocuklarının düzenli aşılarını güvenle yaptırabilirler. Konuyla ilgili bilmek istediklerini ise mutlaka doktorlarına sormalılar” diyor.

Aşı takip planında bulunan aşılar

Doğduktan Sonra: Hepatit B Aşısı

1. Ay: Hepatit B Aşısı

2. Ay: DaBT – IPV – Hib Aşısı, Pnömokok, BCG (verem)

4. Ay: DaBT – IPV – Hib Aşısı, Pnömokok

6. Ay: DaBT – IPV – Hib Aşısı ve Hepatit B Aşısı, Oral Polio(Çocuk Felci Aşısı), Pnömokok

12. Ay: Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak (KKK) Aşısı, Pnömokok, Suçiçeği

18.-24. Ay: Hepatit A Aşısı

18. Ay: DaBT – IPV – Hib Aşısı, Ağızdan Çocuk Felci Aşısı

24. Ay: Hepatit A Aşısı

İlkokul 1. Sınıf: KKK, dabT-IPV

8. Sınıf: dT (Sonrasında her 10 yılda bir tekrarı gereklidir).

Diğer aşılar

2.-4.-6. Ay: Rota Virüs

9.-12. Ay: Meningokok (KMA)

9 yaş itibariyle: HPV