Ramazan boyunca oruç tutanlar için beslenme düzeni istemeden de olsa değişiyor. Öğün sayısı ikiye inerken ara öğünler tamamen unutuluyor, su tüketimi ise oldukça azalıyor. Bireylerin ramazanın ardından bayramda yanlış beslenme sebebiyle sağlık sorunu yaşamaması için bu dönemi bir geçiş dönemi gibi değerlendirmeleri ve ona göre hareket etmeleri gerekiyor.


Bir ay boyunca hem az tüketimin getirdiği süreç sonrası yeme arzusunun aşırı olması hem de bayram ziyaretlerinde yapılan ısrarlar sonucu sınırların zorlanması birtakım sağlık sorunlarına da neden olabiliyor. Medline Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Merve Sehlikoğlu, Ramazan Bayramı’nın adeta bir geçiş dönemi gibi değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek sağlık sorunları yaşanmaması için önerilerde bulundu.

Kahvaltı bayramda da önemli

Bayramda belki de ilk dikkat edilmesi gereken öğün kahvaltı! Ramazan ayı boyunca öğün sayısı azalırken ardından gelen bayram günlerinin tatil olmasının da etkisi ile kahvaltılar atlanabiliyor ya da kızartma, börek gibi ağır yiyeceklerin yer aldığı sofralar kuruluyor. Oysa ki 1 ay boyunca değişen yemek düzeni nedeni ile yavaşlayan metabolizmayı canlandırmak için ağır besinler yerine daha hafif olan yumurta, yeşil biber, salatalık, domates, peynir, ceviz, süt gibi besinler tüketmek gerekiyor.

İkramlara dikkat!

Bireyler bayram günlerinde tatilin de getirdiği rehavet ile ana öğünleri atlayıp ziyaretlerde ikram edilen tatlıları, börek-çörekleri öğünmüş gibi tüketebiliyor. Bu durum esasında kişilerin daha hızlı acıkmasına sebep oluyor. Kilo alımına da neden olan bu durumun önüne geçmek için bayram ziyaretinden önce ana öğün zamanı geldiyse hafif bir yemek yenmesi gerekiyor. Böylece aynı zamanda midede oluşabilecek rahatsızlıkların da önüne geçiliyor.

Masum tatlıları tercih edin

Bayramda özenle hazırlanan ağır şerbetli tatlılar, ikram edilen çikolata ve şekerlemelerin fazla miktarda tüketilmesi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Ayrıca, ziyaretlerde yenilecek her tatlı, gün sonunda alınmış fazla kalori olarak da bireylere geri dönüyor; yavaşlamış olan metabolizmaya bol miktarda şekerli gıda yüklenmesiyle kilo artışı kaçınılmaz oluyor! Bu zararı en aza indirmek için bayramda şerbetli, hamur işi tatlılar yerine daha masum olan hafif sütlü tatlıları, dondurma veya mevsim meyvelerini tüketmek sağlı bir seçenek oluyor.

Su tüketimini artırın

Dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta da sıvı tüketimi! Bayram ziyaretlerinde fazlaca tüketilen çay-kahve ile gazlı içeceklerin içerdiği kafein, idrar söktürücü etkisi ile vücudun ihtiyacı olan sıvının da dışarı atılmasına sebep oluyor. Gün çerisinde fazla miktarda tüketilen bu içecekler aynı zamanda çarpıntı hissi gibi rahatsızlıklara da yol açabiliyor. Bunların yerine özellikle kalp hastaları için ölçülü olmak kaydı ile maden suları ve bitki çayları tüketilmesi, çay-kahveden de vaz geçilemiyor ise bunların mümkün olduğunca şekersiz şekilde tüketilmesi gerekiyor. Ayrıca hiçbir içeceğin suyun yerini tutmadığını unutmayın ve mutlaka bol miktarda su için!

Ara öğünleri ihmal etmeyin

Sağlıklı ve dengeli beslenmenin altın kuralı 3 ana, 3 de ara öğün yapmak! Yine bayramda yaşanan geçiş sürecinde yavaşlamış olan metabolizmayı hızlandırmak için hafif ara öğünlere yer vermeyi ihmal etmemek gerekiyor. Ara öğün olarak yoğurt, meyve, fındık, fıstık, ceviz, badem, süt gibi besinleri tercih edebilirsiniz.

Egzersiz yapmayı unutmayın

Ramazan sonrası vücudumuzun yeni düzene uyum sağlamasını kolaylaştırmak için egzersiz yapmayı da ihmal etmemek gerekiyor. Egzersiz için sabahın erken saatleri en uygun zaman dilimi olsa da imkan bulamayanlar en azından asansör yerine merdiven kullanmayı, çok uzak olmayan ev ziyaretlerine de yürüyerek gitmeyi tercih edebilirler.