Bugün sizlere yaklaşan yerel seçimler öncesi, bir yerel yönetimin, bir idare makamının nasıl olması ve neler yapması gerektiği konusunda bir şeyler yazmaya çalışacağım. Yönetim veya idare deyince benim aklıma ilk gelen Hz. Ömer’in yönetim anlayışıdır.

İDÂRÎ GÖREVLENDİRMELERDEKİ ÖLÇÜ

Hz. Ömer’in (ra) en hassas olduğu konulardan birisi, idârî görev vereceği kişileri sıkı bir elemeden geçirmesidir. Görevlendirmelerde kişilerin toplumsal veya siyâsal konumlarına değil, işin ehli olmalarına önem vermiştir. Akrabalarını iktidar nimetlerinden uzak tutması da onun en temel prensiplerinden birisidir.

HALKIN SORUNLARIYLA DOĞRUDAN İLGİLENME

Hz. Ömer halkın huzuru, güvenliği ve refahını en temel sorumlukları arasında saymıştır. Hatta ‘Şâyet Fırat kenarında bir koyun helâk olsa, Allah hesabını Ömer’den sorar’ şeklinde darb-ı mesel olan sözler onun bu konudaki hassasiyetini özetler gibidir.

Hz. Ömer’in (ra) adaleti ve yönetim şekli ile çıkılan yolda yanlışlıklar olduğu kadar, güzellikleri de gördük. 22 yıl önce vaatler ve yönetim şekli güzel başlamıştı, gelin görün ki! İyi başlayan her şey bozuluyor insanın fıtratında mı vardır bilemem ama iyi niyet istismar edilmiş görünüyor ipin ucu kaçınca ülke büyük sıkıntı içerisine giriyor, yerel yönetimlerin yukarıdan güç alarak yapmış oldukları yanlışların bedelini yine yukarıdaki büyük güç ödüyor. Onun içindir ki! Yerel belediye başkan adaylarını iyi seçmek gerekiyor…

Ben yaklaşan seçimler arifesinde tarih tekerrür ederek aynı hatalar tekrar etmesin ve yönetime talip olanlar milletin, devletin malını sermayesini parasına ve milli değerlerini çarçur ederek zarara uğratarak milletin lanetine ve bedduasına maruz kalmaması için halka tercüman olmak adına belediye başkan adaylarına kardeşçe ve dostça birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum.

Seçilen başkanın Kaybedecek zaman yok hayat çok kısa, Belediye Başkanı  seçilip o koltuğa oturduğunuzda hayırlı olsun merasimini geçerek, bir an önce şehrimiz için kolları sıvaması gerekir..

* Belediye yönetimi şeffaf belediye başkanı her kesten dürüst olmalı. Kendisine emanet edilen parada 85 milyonun hakkı olduğunu bilmeli. Dost ahbap ve yandaşlara milletin malını peşkeş çekmemeli. Halkın içinde halk ile dost olmalı.

* Belediyeler iş kapısı olmamalı. Belediyeler İŞ KUR DEĞİLDİR. Yerel yönetimlere iller bankasından gelen her kuruş değerlidir. Oy vermenin karşılığı vatandaşı işe almak değildir. Bir belediye nin kadrolu 1500 adamı 1000 geçici çalışanı olursa personel giderlerinden hizmet için para kalmaz.

* Belediyelerin ve başkanın birinci görevi alt yapıyı yaptıktan sonra diğer icraatları yapmaktır. Alta yapısı bitmeyen bir şehre istediğiniz kadar üst yapı şaheserleri yapın yarın bozmak parçalamak zorunda kalacaksınız.

 * Yeni Belediyeler ve yönetimi, eski yönetimlerin yaptığı gibi şehir içi belediyeciliği yapma hastalığından vazgeçmelidir. Kahramanmaraş sadece şehir içinden ibaret değildir. Yatırımlar eşit bir şekilde ilçeler ve mahallelilere de götürülmelidir.

* Belediyelerin birinci önceliği festival ve aş dağıtmak değildir. Birinci önceliği alt yapı su, yol, temizlik ve imardır. Şehrin her metrekaresinden sorumludur. Çünkü Şehirde en önemli sorun yol, su, temizlik ve imardır.

* Belediyelerde, maalesef ihtisas sahibi elamanlar ve kadrolar yok. Yapılan işler hep eksik gedik bozuk çürük ve baştan savma. Zor değil gönder Avrupa’ya belediyecilik nasıl yapılır öğrensinler.

Gelecek yönetim imar katliamına sebep olan imar planına uymayan kaç kat çıkılan binaları yıkmalıdır. Maalesef birçok bina depremde çok can aldı artık çok katlı binalara asla izin vermemelidir.

* Belediyeler sadaka dilenciliği ile hareket etmemelidir, yeni kalıcı kaynaklar üretmelidir.

* Belediyeler Şeffaf Belediyecilik anlayışı ile hareket etmelidir. Kamuoyu belediyenin bütçesini nerelerde kullandığını bilmelidir.

* Belediyeler şehrin yollarının çukurlara dönmesine sebep olan doğalgaz, inşaat ve su arızalarını her kesin kafasına göre bozmasına artık müsaade etmemelidir.

* Belediyeler yolları büyük firmalara yaptırmalı. Günü ayı kurtarma yerine kalıcı asfalt atılmasını sağlamalıdır.

* Belediye başkanı belirli muhtelif zamanlarda tebdili kıyafet mahallelerde dolaşmalı ve yerinde inceleme yapmalıdır.

* Belediye başkanı muhtarlarla belirli zamanlarda bir araya gelerek mahallenin sorunları ve çözüm yolları için istişare yapmalıdır.

* Belediye başkanı dönen bütün işlerden haberdar olmalıdır. Vebal ve mesuliyetinin büyüklüğü bilmeli çalınan israf edilen talan edilen ve zarara uğratılan milli gelirin her kuruşundan sorumlu olduğunu bilmelidir.

Çevre düzenlemesi ve çöp vergisi ödeyen vatandaşlar bunun karşılığın görmek istiyor.

Gençlerin ve çocuklarımızı sportif faaliyetlere, doğal oyunlara yönlendirecek her mahalleye mini spor kompleksleri kurarak gençleri zararlı alışkanlıklardan kurtaracak mekânlar tesis etmelidir.

Her mahallede çözüm merkezi ve koordinasyon merkezleri kurulmalıdır.

Belediyelerimiz, su kaynaklarımız yüzde sekseni yeraltı kirli sularına akmaktadır şehrimizin altyapı ve su kaynakları korunmalıdır su hayattır.

Belediyelerin, son zamanlarda alınan ve belediyelerin içinde büyük yığılma olduğunu ve hiçbir işe bakmayan kuru kalabalık yapan YPD elemanları ve birçok alan ve sahada çalışan personeli temizlik hariç konu mankeni olarak kalıyor.

Belediye ve denetim merkezlerinin, yıllardır gıda ve diğer denetimler ceza kesilerek değil el sallayarak yapıldığı için günü kurtarmaktan öteye geçmiyor. Fırınlar kasaplar mezbahanalar ve sağlığı tehdit edecek yerler sıkı denetim altına olmalıdır.

Belediyeler, acziyet göstermemeli, esnafların kaldırım ve yol işgallerine boyun eğmemeli. Trafik sorunu olan bir memleket de özellikle Kıbrıs Meydanı yolları esnafın elinden alıp sürücüye vermelidir.

 Belediyeler, basın müşavirliği birimini çok iyi seçmeli denenmişlerden uzak durmalıdır çünkü belediye başkanları ile yerel basını birbirine düşüren belediyelerin basın birimidir. Yerel basında ayrımcılık yapan her birim müdürü aslında başkanı hedef göstermektedir.

Belediyelere, bağlı su ve kanalizasyon genel müdürlükleri kesinlikle salla bası al maaşı kafasında olmamalıdır. Yeni başkan öncelikle o kurumdaki personeli yıllardır işgal ettikleri koltuklardan kaldırmalıdır. Vatandaş en çok hizmet almak istediği kurumda yaklaşımın, Vatandaşa çözüm odaklı olmasıdır.

Üretmeyen çalışmayan yeni kaynaklarla Kahramanmaraş’ı ve Maraşlının takdirini almayan başkan  ve yönetimler sorun ve problem üretir. Vatandaş yine memnuniyetsizlikler içerisinde yaşamın en acı yüzü ile yüz yüze yaşarken vebalini yöneticilere bin ah olarak bırakırlar…

Gazetecilik ve kalemini doğruluktan yana kullanmaya çalışan bir kardeşiniz olarak umutlarımızın başka bahara kalmaması temennisi ile Hepinizi Allah’a Emanet ediyorum.

 Kalın sağlıcakla….